Çevre dostu yaşam sürdürmek

Çevre dostu yaşam sürdürmek

Günümüz Dünya’sında şirketlerin en önemli parametrelerinden biri haline gelen “Yeşil Şirket” trendi, ülkemizde de yaygınlaşmaya başladı. Bu konseptte varılmak istenen hedef, şirketlerin en az enerji sarfiyatı ile üretim ve hizmetlerini gerekleştirmesidir. Örnek verecek olursak eğer, 10 kişilik küçük çaplı bir şirketin gün içerisinde ofisinde ve süreçlerinde kullandığı enerjiyi optimize emesi ve mümkün olan en seviye de atık yaratması gerekmektedir. Şirkette bulunan gereksiz elektrik harcayan aletlerin kapatılması, gereksiz ışıkların kapatılması, muslukların kapatılması ve yeri geldiğinde sensörlü ekipmanlar kullanılarak ortamların akıllandırılması gerekmektedir. Bu şekilde ilk etap ta çok küçük görülen bu tasarruflar sayesinde, şirketler kendileri üzerinde düşen tasarrufu gerçekleştirirler. Bu tasarruf felsefesini benimseyen şirketlerin sayısı attıkça, küçük olarak görülen tasarruflar devasa boyutlara ulaşabilir. Peki neden enerji veya su tasarrufu yapmalıyız?

Dünya kaynaklarının üretim için kullanılması normal bir prosestir. Fakat bu kaynakların sınırsız olmadığı gerçeğini asla ama asla unutmamalıyız. Bu kaynakların idareli kullanımı bizim için geleceğin daha uzun ömürlü olmasını sağlar. Su tasarrufu yapmak buna en iyi örnektir. Dünya üzerinde 1 miyar insan temiz suya ulaşamazken ve Dünya’nın tatlı su rezervinin sadece mevcut bütün suların %3’ü olduğunu bilirsek, durumun ciddiyetinin farkına varabiliriz. Peki elektrikten neden tasarruf etmeliyiz. Günümüzde elektrik kullanımı bazı noktalarda rüzgar, su ve Güneş enerjisi gibi parametreler kullanmaktadır. Burada sorun elektriği sınırlı bir kaynak olarak görmek değil, elektrik kullanarak üretim yaptığımızda ortaya çıkan ısının atmosfere yükselerek Dünya’nın ortalama sıcaklığını yükseltmesidir. Ortalama sıcaklığı yükselen Dünya iklimi, kutup bölgelerinden başlayan bir buzul erimesi sürecine girer. Eriyen bu buzullar belirli bir zaman sürecinden sonra denizlerin ortalama yüksekliğini arttırırken, bundan milyonların yaşadığı kıyı şehirleri etkilenir. Bunun yanı sıra ısınan atmosfer, daha güçlü fırtınalar ve doğa olayları yaratarak insanları tehdit eder. Bu anlattıklarımız hemen olacak değil. Fakat bu hızda ve bu savrukluk ile devam edersek eninde sonunda Dünya’mızı bu şekilde göreceğiz. Biz derken gelecek nesillerimizi kastediyorum.

Bundan dolayı şirketleriniz de, evleriniz de ve mümkün olan her alanda daha fazla tasarruf sağlayarak Dünya’nın geleceğine destek olabilirsiniz. Dünya şu an için yaşayabileceğimiz tek gezegen. Onu kaybedersek, evsiz kalırız.